16 Eylül 2012 Pazar

Tembellik Parayla Satılmaz

Of be arkadaş; ne güzel işmiş bu işsizlik yaa!! Sabah canın istediğin saatte kalkıp tıkınmak... oturup çizgi film izlemek... sonra kitap okumak... sonra uyumak... sonra geri uyanmak... oturup yine dizi izlemek... yine tıkınmak... dönüp dönüp tekrar uyumak... hasret kalmışım valla!! 

İki haftadır kıçımı sandalyeye bir derste koyuyorum zaten. Oraya koş, olmadı buraya koş, olmadı bir de şuraya koş; olmadı spora git, biraz da orada koş..!! Ders dediğin de ders olsa. Üstüne para vermeseler gitmeyecem; o derece. 

Yanlış yazmadım; üstüne para vermeseler gitmeyecem. Evet veriyorlar. Nasıl oluyor o iş, benzeri soruları duyar gibiyim... bilen biliyor; bilmeyen de çatlasın, keh keh keh. 

Ama tembelliği parayla satmıyorlar, gerçekten. Yapacaksan, kendin yapacaksın. Satsalar, alacağım aslında. Vücudun dinlenmeye de ihtiyacı var ve zaman kısıtlı. Hiç hoş değil; tasvip etmiyorum. Kendimin robotunu istiyorum yaa; arada bir de o çalışsın!

Neyse; bugün biraz fırsat buldum sonunda dinlenmeye. İyi geldi. Bıraksan hala uyur muyum? Uyurum. Hatta birkaç dakika içinde aynen onu yapacağım. Bak şimdi...

Hoorrrr.......

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder